Diyanet yaptığı açıklamada, “Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz” açıklamasına Fatih altaylı sert tepki göstererek, "Sapıklar. Gidin porno sektörüne girin" şeklinde tepki gösterince, ilahiyatçı İnsan Şenocak, "Fatih Altaylı İslam çocuğu olamazsın, kilise çocuğu da olamazsın. Fatih Altaylı sen kimin çocuğusun?" diyerek tepki gösterdi.
MUHİTTİN BOTAN / AJANS65 TV
Diyanetin, “Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz” şeklindeki fetvasına ilişkin tartışmalar devam ederek büyüyor. Diyanetin yapmış olduğu bu açıklamaya sert tepki gösteren Gazeteci Yazar Fatih Altaylı, “Sapıklar. Gidin porno sektörüne girin” şeklinde tepki göstermesine aynı sertlikte İlahiyatçı yazar İhsan Şenocak cevap verdi. Şenocak, Altaylı’yı Kurana saldırmak ile itham etti.
Din İşleri Yüksek Kurulu'nun depremzede çocukların evlat edinmesi ile ilgili, "Evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz" şeklindeki açıklamasından sonra Diyanete yönetin açıklamasına yönelik sosyal medyadan tepkiler yükselmeye devam ediyor.
Altaylı: Gidin porno işi yapın
Yapılan açıklamaya sosyal medya hesabından tepki gösteren Altaylı, “Yahu siz gerçekten sapıksınız anladık da diyanet gibi bir kurumda ne işiniz var. Sapıklar. Gidin porno sektörüne girin" paylaşımı yaptı. Daha sonra da "Diyanet'in, Medeni Kanun'un 29. Maddesindeki göre evlatlıkla hem evlatlık alanın hem de onun çocuklarının evlenmesini yasaklayan hükmünü açıkça çiğneyerek suç işlediğini" yazdı.
‘Bu Kurana saldırıdır’
Altaylı’nın yaptığı paylaşımı, "Kur'ana saldırı" olarak yorumlayan ilahiyatçı İhsan Şenocak ise çektiği bir video ile Fatih Altaylı'yı adeta İslamdan afaroz etti. "İslam çocuğu olamazsın, kilise çocuğu da olamazsın. Fatih Altaylı sen kimin çocuğusun?" diyen İhsan Şenocak, evlatlık edinilen depremzede çocuklarla evlenilebilmesine destek verdi.
Paylaştığı videoda Şenocak şu ifadeleri kullandı:
2 yaşından küçük depremzede çocuklar...
- Kardeşlerim binalarımız yıkıldı yüreklerimiz yandı Müslümanların çocukları yetim kaldı. Oturdu alimler arifler buna çözüm aradı. Bunlar 2 yaşından küçüklerse anneler bunlara süt versin, süt yoluyla mahremiyet oluşsun.
- Eğer daha büyükseler, bunlar birinci derece akrabalarının yanında dursunlar. Eğer bunlar olmuyorsa o zaman evlatlık müessesi olur mu? Evet alınır bakılır ama evlatlık müessesi yok.
'Ben senin babanım demekle babası olmaz!'
- İslamiyet’te mahremiyet nasıl oluşur? Ya hısımlıkla ya süt yoluyla ya da kan bağıyla oluşur. Allah buyuruyor ki siz babaları ölmüş olsa da onları babalarıyla çağıracaksınız. Birisi sokakta birini görse “Ben senin baban olayım” dese bu şekilde akrabalık oluşamaz, İslamiyet bunu reddediyor.
'Fatih Altaylı Kur'an ayetini inkar ediyor, Kur'ana sövüyor'
- Peki, Diyanet bunu söyleyince siz neler düşünüyorsunuz? Pornoyla yatıyorsunuz kalkıyorsunuz, zihninizde bu var diyen bu adam Fatih Altaylı denilen gazeteci, Kuranı Kerim’in bu ayetini inkâr ediyor, reddediyor, Kuran’a sövüyor.
'Fatih Altaylı sen kafir olabilirsin, özgürsün ama'
- Fatih Altaylı sen inanmayabilirsin, sen kafir olabilirsin, bu noktada özgürlüğün var ama Kuran’a sövme özgürlüğün yok. Bunu yapamazsın… Bak ahlaksızlıkla Müslümanları itham ediyorsun.
'Sen İslam'ın da Kilise'nin de çocuğu olamazsın'
- Pakize Sultan’ın yatak odaları yazısını okursan kendi mahallende nelerin olduğunu anlarsın. Bu ahlaksızlıklardan sonra sana diyorum ki Kuran’a sövdüğüne göre İslam’ın çocuğu olamazsın, Kilise’nin hukuku var Kilise’nin çocuğu olamazsın. Fatih sen kimin çocuğusun?”
TBB’den açıklamaya tepki
Diyanetin açıklamasına bir tepki de Türkiye Barolar Birliği’nden(TBB) geldi. TBB yaptığı açıklamada, “17 Şubat Cuma günü, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nca yapılan, gelen tepkiler üzerine internet sitesinden kaldırılan; ‘Deprem Bölgesinden Sıkça Sorulan Sorular’ başlıklı açıklamada, depremzede çocukların kendisini evlat edinen kişilerle evlenebileceğine ve bu çocukların evlat edinenin nüfusuna kaydının mümkün olmadığına dair açıklamalar yapıldığı görülmüştür.
Medeni Kanun hatırlatıldı
Açıklamanın Türk Medeni Kanunu’nun kabulünün yıl dönümde yapılmasını ayrıca talihsiz buluyor, demokratik ve laik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nin yürürlükteki kanunlarını tüm ilgililere bir kez daha hatırlatmayı görev addediyoruz:
Türk Medeni Kanunu’nun 282. maddesi uyarınca evlat edinme yoluyla soybağı kurulur; yani evlatlık, evlat edinenin nüfusuna kaydolur.
Türk Medeni Kanunu’nun 500. maddesi uyarınca evlatlık, tıpkı öz çocukları gibi, evlat edinenin mirasçısı olur. Ayrıca evlatlığın kendi ailesindeki mirasçılığı da devam eder. Evlat edinen ve akrabaları evlatlığa mirasçı olamazlar.
Türk Medeni Kanunu’nun 129. maddesi uyarınca evlat edinen ile evlatlık ve onun çocukları arasında evlenme yasaktır.
Ayrıca yine bir süredir çeşitli medya mecralarına yansıyan, depremzede çocukların Çocuk Koruma Kanunu ve ilgili mevzuata aykırı olarak bir takım kurum ve kuruluşlara teslim edildiğine yönelik haberler de birliğimiz tarafından kaygıyla takip edilmektedir.
‘Takipçisi olacağız’
Gerek ulusal gerekse uluslararası hukuk çerçevesinde, bilhassa refakatsiz kalan ya da ailesinden ayrı düşmüş çocuklarla ilgili tüm iş ve işlemlerde çocukların üstün yararlarının gözetilmesi ve en yüksek koruma hizmetlerinden yararlandırılmaları devletin temel görevleri arasındadır. Refakatsiz kalan çocuğun korunmasına ilişkin hizmetler devlet tarafından ve yargı kararına dayalı olarak yapılabilir. Bu hizmetin protokol adı altında yapılan düzenlemeler ile özel kişilere, vakıf ya da derneklere verilmesi mümkün değildir. Bu durumdaki çocukların sosyal hizmet kuruluşları dışında tutulması ilgililerin hukuki ve cezai sorumluluğunu doğuracaktır.
Konuya yönelik olarak bazı barolarımızın ve sivil toplum kuruluşlarının hassasiyeti ve suç duyuruları çerçevesinde soruşturma başlatıldığı bilgisi de tarafımıza iletilmiş olup, bu konunun da takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz.”