Hakimler ve Savcılar Kurulu, Abdullah Zeydan'ın memnu haklarının iadesi kararını veren Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi hakkında inceleme başlattı.

AJANS65 TV - Van'da halkın iradesinin gasp edilmesi sonrası yaşanan mazbata krizinin ardından Hakimler ve Savcılar Kurulu da (HSK) devreye girdi.

DW Türkçe'de yer alan habere göre, DEM Partili Abdullah Zeydan'ın memnu haklarının iadesi kararını veren Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi hakkında inceleme başlattı.

NE OLMUŞTU?

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), seçimleri yüzde 55 oy alarak kazanan Abdullah Zeydan’ın seçilme yeterliliğinin düşürülerek Van İl Seçim Kurulu tarafından mazbatanın 28 puan farkla kaybeden AKP’li aday Abdulahat Arvas’a verilmesine itiraz etmişti.

Bu süreçte Van’da neredeyse ara verilmeksizin protestolar gerçekleştirildi. DEM Parti de Van İl Seçim Kurulu’nun Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Abdullah Zeydan’ın seçilme hakkının geri alınarak mazbatanın AKP adayı Abdulahat Arvas’a verilmesine ilişkin kararın iptali için YSK’ye başvuruda bulundu.

YSK, oyçokluğuyla itirazı kabul ederek mazbatayı DEM Parti adayına verdi.

MAHKEME KARARININ TAM METNİ

Zeydan'ın memnu haklarının iadesine hükmeden karar, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 4 Nisan 2023'ye alınmıştı. Kararın tam metni şöyle:

"Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçundan mahkememizde yargılanıp müsnet suçtan mahkumiyetine karar verilen hükümlü Abdullah ZEYDAN müdafii Av. Mahsuni KARAMAN'ın 21.03.2023 tarihli dilekçesi ile memnu haklarının iadesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmakla,

Konu hakkında Cumhuriyet Savcısının yazılı görüşü alındıktan sonra dava dosyası ve dilekçe heyetçe tetkik edildi..

C. Savcısı yazılı mütalaasında: Infaz tarihinden itibaren 3 yıllık süre dolmadığından talebin reddine karar verilmesi Kamu adına talep ve mütalaa olunur, demiştir.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

Mollakasım Plajı Tepkiler Üzerine Kapatılıyor Mollakasım Plajı Tepkiler Üzerine Kapatılıyor

Hükümlü Abdullah ZEYDAN hakkında Terör Örgütü Propagandası Yapmak suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkememizin 06.01.2022 tarih, 2021/194 esas, 2022/1 karar sayılı ilamı ile 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasıyla cezalandırılması ile Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E., 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda yürürlükte bulunan TCK'nın 53. maddesinin sanık hakkında uygulanmasına karar verildiği, verilen kararın Yargıtay 3. C.D. nin 2022/24410 E. 2022/9769 K. 20/12/2022 tarihli ilamı onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.

Hükümlünün infaz bilgilerinin yapılan incelenmesinde, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı Ağır Ceza İlamat Masası'nın 27/03/2023 tarihli yazasında "Hükümlüye ait infaz dosyasında yapılan incelemede hükümlünün mahkemenizin 2021/194 esas sayılı ilamına ait 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasının kesinleşerek infaza verildiği, hükümlünün bahsi geçen dava dosyasından dolayı 05/11/2016 ile 06/01/2022 tarihleri arasında tutuklu olarak kaldığı, tutuklu kaldığı sürelerin kesinleşen 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasından mahsuba kararı verildiği anlaşılmıştır.

İlamın kesinleşme tarihi 20/12/2022 olduğu dikkate alınarak yapılan farazi müddetnamede hükümlünün tutuklulukta kaldığı sürelerden 05/11/2016 ile 20/1/2019 tarihleri arasındaki sürelerin cezasını bihakkın karşılaması nedeniyle hükümlüye ait ilama mevkufen infaz işlemleri yapılarak yerine getirme işlemleri yapılmıştır.

Açıklanan nedenlerle hükümlünün cezası bihakkın karşılandığından bihakkın tahliye tarihi hükmün kesinleştiği tarih olan 20/12/2022 olarak tespit edilmiştir" şeklinde bilgi verildiği ve hakkında verilen ilamdan dolayı hakederek tahliye tarihinin 20.12.2022 olduğu anlaşılmıştır.

5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinde "İşlediği suç dolaysıyla gerekli belli hakların kullanmaktan yoksun bırakılması düzenlenmiştir. Madde metninde, işlediği suç dolaysıyla kişinin hangi hakları kullanmaktan yoksun bırakılacağı belirlenmiştir.

Ancak, bu hak yoksunluğu süresiz değildir. Cezalandırılmakla güdülen asıl amaç,işlediği suçtan dolayı kişinin etkin pişmanlık duymasını sağlayıp tekrar topluma kazandırılması olduğuna göre, suça bağlı hak yoksunluklarının da belli bir süreyle sınırlandırılması gerekmiştir.

Bu nedenle, madde metninde söz konusu hak yoksunluklarının mahkum olunan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar devam etmesi öngörülmüştür. Mahkum olunan cezanın infazının tamamlanacağı tarih ise şartlı tahliye değil hakederek tahliye tarihidir. Diğer yandan 5237 sayılı TCK'da hak yoksunlukları süresiz olarak öngörülmediğinden Memnu hakların iadesi benzeri bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu şekilde bir talep geldiğinde Mahkemece yapılan işlem şartları oluştuğu taktirde yasaklanmış hakların bulunmadığının tespitinden ibarettir.

Somut olayda; hükümlü Abdullah ZEYDAN müdafii Av. Mahsuni KARAMAN'ın sunmuş olduğu dilekçesinde; cezasını infaz ettiğini belirterek memnu haklarının iade edilmesini talep ettiği, Mahkememizin 2021/194 esas, 2022/1 karar 21.09.2021 tarihli mahkumiyet kararının Yargıtay 3. C.D. nin 2022/24410 E. 2022/9769 K. 20/12/2022 tarihli ilam ile onandığı, hükümlünün yukarıda açıklanan ilamdan dolayı bihakkın tahliye tarihinin alınan mahsup kararı sonrası müddetname düzenlenmesinde 20/12/2022 olarak tespit edildiği, hükümlünün 20.12.2022 tarihinde cezasını infaz etmiş sayılacağı gözetilerek TCK 53.maddedeki koşullar gerçekleştiğinden yasaklanmış haklarının geri verilmesi talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.

KARAR Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;

1-Hükümlü Abdullah ZEYDAN hakkında mahkememizin 21.09.2021 tarih, 2021/194 esas, 2022/1 karar sayılı ilamında "terör örgütü propagandasına yapma" suçundan kaynaklanan MEMNU (YASAKLANMIŞ) HAKLARININ GERİ VERİLMESİNE,

2-Karardan bir suretin talep edene TEBLİĞİNE,

Verilen kararın tebliğinden itibaren on beş gün içinde mahkememize veya başka bir yer Ağır Ceza Mahkemesi'ne verilecek dilekçe veya Hakim tarafından onaylanmak ve tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt katibine (tutuklu ise bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak veya dilekçe vermek suretiyle) yapılacak beyan ile Yargıtay ilgili ceza dairesine 5352 sayılı yasanın 13/A maddesinin 5.fikrası gereğince temyiz yoluna başvurma olanağının bulunduğuna, süresinde temyiz yoluna başvurulmadığı takdirde kararın kesinleşeceğine,

Dair oybirliği ile mütalaaya aykırı dosya üzerinden karar verildi." (HABER MERKEZİ)

YSK kararı ile mazbatanın kendisine verilmesi kararı sonrasında bir açıklama yapan Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Abdullah Zeydan, emeği geçen her kese teşekkür ettikten sonra, “Şimdi çalışma zamanı” dedi.

31 Mart yerel seçimlerinde büyük bir farkla seçimi kazanarak Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı olan Abdullah Zeydan’ın memnu haklarının geri alınması ve mazbatanın AKP’li isme verilmesi ile başlayan ve sokak gösterilerine dönüşen süreç sonrasında Yüksek Seçim Kurulu (YSK) mazbatanın Zeydan’a verdi. İki gün sonra gelen karar sonrasında Zeydan’dan bir teşekkür mesajı geldi.

Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Zeydan şu mesajı paylaştı:

“Öncelikle iradesine görkemli bir şekilde sahip çıkan onurlu halkımıza, Eş genel başkanlarımıza,Leyla Zana, Ahmet Türk, Başak Demirtaş, Vekillerimiz ve tüm partili yoldaşlarımıza,

Büyük dayanışma gösteren Sn Demirtaş, Sn Mızraklı, Sn Gültan Kışanak, Sn Figen Yüksekdağ, Sn Sabahat Tuncel, Sn Bekir Kaya şahsında zindanlardaki tüm siyasi tutsaklara,

Adaleti,hukuku, demokrasiyi savunan bütün Türkiye halklarına, basın emekçilerine,

En solundan en sağına hukukun ve adaletin yanında duran tüm siyasi parti liderleri, STK temsilcileri ve dayanışma gösteren herkese şükranlarımızı sunarız.

Adaleti ve hukuku esas alan YSK kararı  tüm alanlarda hukukun üstünlüğünün tesis edilmesi, toplumsal barışın sağlanması umutlarını  ve   birlikte onurlu özgür yaşam iradesini daha da güçlendirmiştir.

Artık hizmet zamanıdır. Halkımıza layık hizmetler üreteceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”(HABER MERKEZİ)